Efendim msn de bir arkadaşla yazışıyorduk. Laf, lafı açtı, arkadaş ay sonuna kadar bir 20 kayme verirmisin dedi. Hemen sohbetin rengi değişti. Dedim ki: Mevsim kış, bisiklet işi de yok, 4 tane çocuk okuyor, beşinci çocuğun da masrafı okula gidenden fazla. Ay sonu geldi, muhasebeciye, telefona, elektrik,su, kira.. - Adamdan ses gelmiyordu. Ama aklıma internet parası geldi. Ayda 49 ytl net parasını unutmuştum hemen dedim peşinden.- Adam bir ara dedi: işlerin iyi on parmağında on beş marifet var, şiirde yazıyor muşsun, kazancında var demek istedi. -Bende: Yok dedim. Karım yok. Hele bu ara işim iyi değil dedim. -Dediki: Bekarmısın?Hiç bir şey anlamadım vallahi! İki saattir boşa konuşmuşum sandım. Kızgın bir yüz ifadesi ile yazmaya başladım. - Dinlemiyor musun beni? Ben çoluk çocuktan bahsediyorum dedim.Ne dese beğenirsiniz: Karım yok dedinizde!Ben ikinci defa şoka girdim. Adam kârım yok diye yazdığımı, karım yok diye anlamış.Ya bu klavyede üstü şapkalı (â) harfini aramaya başladım. Aklıma ilk gelen Bursa'yı arayıp Haşim PALAZ'ı aramak, O muhasebeci idi. Adını bile bilmediğim şapkalı (â) harfini sorayım dedim. Baktım msn si kapalı idi. Dedim telefon açayım, hay Allah, telefonum nerede! Belimdeki telefonu bulamıyordum. Oğlum Fatih'i çağırıyorum. Fatih'te yok. Telefonu Fatih'te sanıyorum. Halbuki belimdeymiş. Neyse telefonu buldum. Haşim'i arıyorum. Haşim telefonunu sekretere yönlendirmiş. Bir bayan sesi geliyordu.''aradığınız kişiye ulaşılamıyor" Tam çıldıracağım vallahi. Adam msn de iki sayfa yazı yazmış, nerdesin? diyor. Yoksa burayamı getireceksin parayı?Bende bet'beniz kalmadı. Baktım msn de işe yarayan bir adam bulamadım, kimse yok. Aklıma Kayseri'den Osman TÜRKASLAN geldi, bakacaktım ki Allah'ın işi msn yi açtı, hemen aradım. "Ağbiii" selâmıda unuttum. Hani ilâç yazarken kullandığın şapkalı (â) harfini nasıl yazıyorsuuun?Sanırım, Osman ağbi pek anlayamadı ama, nihayet anlatabildim şükür. Ama malesef bilemedi yazamadı, işim var dedi ama inanmadım. Ağbi etme kurban olayım, şu şapkalı (â) harfini bul dedim ama malesef bulamadı. Hemen aklıma kopya işi geldi, siteye baktım bir şapkalı (â) harfi bulacağım, msn de'ki lâzım olan yere kopyalayacağım. Bulamadım efendim.Mesajlara baktım yok. Şiir bölümüne girdim, bir iki şiire baktım yok... Bizim siteden ümidi kestim. Hangi millet çok kullanır bu harfi diye düşündüm. Boşnak'lar kullanır diye karar verdim, bir Boşnak sitesinden bir küçük bir büyük şapkalı â harfi buldum, hemen masa üstüne bir klasör açıp yapıştırdımArtık bir şapkalı (â) harfim olmuştu. O para isteyen adamı aradım, yanlış anladın dedim. Kârım yok demek istemiştim, dedim. Adam ikna oldumu olmadımı bilmiyorum ama, parayı kazanmanın ne kadar zor olduğunu bir daha anladım. Neyse adamı gönderdikten sonra kazaya hemen gittim. Orda bilgisayarcı var Metin usta. Dedim usta bana şapkalı (â) yazacak bir klavye ver. Kaç para dedim. 20 ytl. dedi. Nasıl yazacağımıda öğretti. Hemen parayı ödedim.Böylelikle borç vermektense, yedek bir klavye sahibi olmuştum.Sonra Haşimi aradım, şapkalı (â) harfini nasıl yazıyorsun? diye sordum! Vallahi, Billahi Yazamadı... İnanmayan sorsun, ama ben öğrendim artık yeni klavye ile yazıyorum. Osman ağbimi de aramadım. Adam yazamazsa utanır diye:)) Hilmi Coşkun'u aramadım belki o yazar. Çünkü O kıdemli şairlerden. Zafer Erdal zaten yazamaz:)) Çünkü onun klavyesi 24 tuşlu:))
NOT: Benim eski klavyenin Shft tuşu çalışmıyormuş:))
Muhsin Tozlu2008 YILINDA BU HATIRA YAŞANMIŞTIR.
https://www.facebook.com/notes/muhsin-tozlu/t-%C5%9Fapkal%C4%B1-%C3%A2-harfinin-hik%C3%A2yesi/687961787886924
https://www.facebook.com/notes/muhsin-tozlu/t-%C5%9Fapkali-%C3%A2-harfinin-hikayesi/151050124911429